esaretin bedeli

Esaretin Bedeli Film Özeti: Muhakkak İzlenmeli IMDB 9,3

Esaretin bedeli, yıllar önce izlediğim ve ara sıra tekrar izlediğim ve baş yapıtların üzerinde gördüğüm bir filmdir. Elimden geldiği kadar detaylı bir şekilde bu filmin detaylarını anlatacağım. Esaretin Bedeli filminin temaları, karakterleri ve sinematografisi gibi önemli unsurlardan başlayarak izleyicilere sunduğu derin mesajlar üzerine bir değerlendirme yapmaya çalışacağım.

Öncelikle IMDB puanı olarak 9 üzeri bir film olduğunu belirtmek istiyorum (IMDB:9,3). Bu bile filmin kalite düzeyinin ne kadar yüksek olduğunu göstermek için yeterlidir diye düşünüyorum.

Bu film, sadece bir hapiste geçen hikaye değil, aynı zamanda insan ruhunun ne kadar dayanıklı olduğunu gösteren bir başyapıt. Özgürlük, umut ve dayanıklılık temaları, bu filmde öyle ustaca işlenmiş ki, izleyenin üzerinde kalıcı bir etki bırakıyor. Her sahnesi, derin düşüncelere sevk ediyor. Bu yüzden, filmdeki her detayı dikkat etmek ve filmi birden fazla defa izlemek, filmin ne kadar değerli olduğunu anlamak açısından oldukça önemli.

Film, 1994 yılında Frank Darabont tarafından yönetildi ve Stephen King’in bir novella’sından uyarlandı. Başrollerde Tim Robbins ve Morgan Freeman gibi dev isimler var. Bu ikilinin performansı, filmdeki karakterlerin derinliğini ve duygusal yoğunluğunu artırıyor. Filmin başından sonuna kadar geçen süre zarfında, Andy Dufresne ve Ellis “Red” Redding’in hikayesini anlatıyor. İkisi de farklı geçmişlere sahip ama bir araya geldiklerinde, aralarındaki dostluk öyle derinleşiyor ki, filmin en güçlü yönlerinden biri haline geliyor. Bu dostluk, izleyicilere hayatta her zaman bir umut ışığı bulunduğunu gösteriyor.

Esaretin Bedeli

Esaretin bedeli, özgürlük, umut ve insan ruhunun dayanıklılığı gibi evrensel temaları işleyerek izleyiciyi derinden etkiliyor. Film, haksız yere mahkum edilen bir adamın hikayesini anlatırken, izleyicilere yaşamın zorlukları karşısında nasıl ayakta kalınacağına dair önemli dersler veriyor. Özgürlük arayışı, sadece fiziksel bir durum değil, aynı zamanda ruhsal bir mücadeledir. Film boyunca, Andy Dufresne’in yaşadığı zorluklar ve bu zorluklar karşısında gösterdiği direnç, insana umut aşılıyor.

Andy Dufresne, haksız yere mahkum edilen bir bankacıdır. Onun karakter gelişimi ve yaşadığı zorluklar, filmin ana temasını destekleyen önemli unsurlardır. Andy’nin hikayesi, izleyicilere insan ruhunun ne kadar güçlü olabileceğini gösteriyor. Umut, Andy’nin karakterinin merkezinde yer alıyor. Hapishane bir ceza olmaktan çok, onun için bir mücadele alanı haline geliyor.

Andy’nin stratejik zekası, hayatta kalma mücadelesinde ona yardımcı oluyor. Onun zekası, sadece bir mahkum olarak değil, aynı zamanda bir insan olarak da gelişmesini sağlıyor. Andy, hapisteki koşulları kendi lehine çevirmeyi başarıyor. Bu özellikleri, filmdeki olayların akışını etkiliyor.

Filmin Özeti

Yazının bundan sonraki kısmı spoiler içeriyor. Eğer filmin tamamını izlemediyseniz yada ilk defa izleyecekseniz spoiler konusunu muhakkak dikkate alın ve yazıyı okumayı burada bırakın. Benim yüzümden bu filmin ilk tadımından mahrum kalmayın. Bu yazının devamını okuduktan sonra filmi izlerseniz sürprizi kaçırırsınız.

Film Andy Dufresne’in evinin önünde araba içinde içki içerken, elinde silah ve kurşunları göstererek başlıyor ve sahne mahkeme salonunda Andy Dufresne’e “karınızın öldürüldüğü gece aranızda geçen tartışmadan bahseder misiniz?” sorusuyla devam ediyor.

Mahkeme Andy Dufresne’i suçlu bularak iki defa üst üste ömür boyu hapis cezası veriyor ve hapishaneye gönderiliyor. Hapishaneye bir grup mahkumla birlikte gidiyor. Tüm mahkumların kıyafetleri çıkarılarak üzerlerine ilaç serpiliyor ve ilk gecelerini tek kişilik karantina hücresinde geçiriyorlar. Hapishanenin kıdemli mahkumları arasında, yeni gelen mahkumların ilk gece ağlamaları üzerine bir bahis oynanıyor. Andy Dufresne üzerine bahse giren mahkumlar kaybediyor.

Hapishanenin ilk günleri Andy için oldukça zor geçer. Temizlik işleri, çamaşırhane gibi yerlerde çalışır. Bu arada Red ile ilk defa konuşarak ondan küçük boy bir çekiç getirmesini ister. Red önce çekinir ama gelen çekici görünce, “bu kadar küçük boy bir çekiçle tünel kazmak 600 yıl sürer” diye kendi kendine konuşur.

Bu arada eşcinsel bir grup Andy Dufresne’in etrafında dolaşmaya başlar. İki yıl boyunca şiddet ve cinsel istismara maruz kalır. İki yıl sonra hapishanenin yakınındaki bir fabrikanın bacasında tadilat yapılması gerektiği için bazı mahkumlar seçilecektir. Bütün mahkumlar bunun için gönüllü olur. Red ve arkadaş grubunun yanında Andy seçilir ve çatının tadilatı başlar. Tadilat esnasında gardiyanların kendi aralarındaki konuşmaya kulak misafiri olur. En kıdemli gardiyana gidip “karınıza güvenir misiniz” diye sorar. Bunun üzerine gardiyan Andy’i çatıdan atmaya kalkar. Tam çatının kenarındayken Andy, size kalan mirası karınızın üzerine geçirin, devlet sizden vergi alamaz, bende gerekli formları doldurabilirim der. Karşılığında da çalışma arkadaşları için bira ister. Gardiyan bu teklifi kabul eder, Andy formları doldurur ve tadilat işi yapan herkes çatıda bira içer. Bu olaydan sonra Red ve arkadaşları Andy’i kendi arkadaş grupları içine alırlar.

Andy’nin vergi konusundaki bilgisi hapishane müdürünün kulağına gider. Andy’i hücresinde ziyaret edip ve incil okuduğunu gören hapishane müdürü ona farklı bir iş vermek ister. Eğitimine ve yeteneklerine uygun bir iş. Andy bu işi kabul ettikten sonra tüm gardiyanların vergi işlemleriyle ilgilenmeye başlar hatta farklı hapishanelerdeki gardiyanlar bile onun yanına gelir. Zamanla işleri o kadar çok artar ki bir yardımcıya ihtiyaç duyar ve kendisine yardım etmesi için Red’i ister.

Aynı günlerde Andy, Red’den  Rita Hayworth posteri ister. Aynı gün eşcinsel grubun tekrar saldırısına uğrar ve bir ay boyunca revirde tedavi görür. Yardım ettiği gardiyanlar, saldıran eşcinsel grubunun liderini öldüresiye döverek sakat bırakıp farklı bir hapishaneye gönderirler. Andy için biraz daha rahat bir hapishane dönemi böylece başlamış olur. Tedavisi bitip hücresine döndüğünde Red, Rita Hayworth posterini hoş geldin hediyesi olarak yatağının üzerine bırakmıştır. Andy hemen posteri duvarına asar. Hapishane müdürünün katıldığı rutin aramada pencerenin önünde sabun taşından oyulan satranç taşları ve zımpara kağıdı dışında bir şey bulunmaz ancak hapishane müdürü Rita Hayworth posterine bakarak biraz memnuniyetsiz bir ifadeye bürünür.

Yıllar bu şekilde geçerken hapishane müdürü için çalışmaya devam eder. Aynı anda hapishanedeki kütüphaneyi yenilemek için bazı yardım kuruluşlarına mektuplar yazmaya başlar. O kadar çok mektup yazar ki yardım kuruluşları en sonunda ısrara dayanamaz ve bir sürü kitap gönderirler. Bu sırada eski kütüphaneci şartlı tahliyeyle dışarı çıkar. Özgürlüğe alışmayan eski kütüphaneci intihar eder.

Yeni kütüphane kurulur, mahkumlar için bu bir dönüm noktasıdır. Andy kitaplarla birlikte gelen plaklar olduğunu görür. Müdürden izin almadan plakları çalarak hapishanenin sirenlerinden herkese dinletir. Bunu yaparken müdürün odasına kendisini kilitler. Bu olaydan sonra önce hücre cezası alır ve ardından hapishane müdürü kendisiyle uzun bir konuşma yapar. Bütün kazandıklarıyla tehdit eder. Andy nin psikolojisi bozulmuştur ve bir müddet kimseyle iletişime geçmez. Eskisi gibi işlerini yapmaya devam eder. Hapishane hayatı rutin şekilde devam ederken arkadaşlarından birinden uzun bir halat ister. Bunu duyan Red ve diğer arkadaşları intihar edeceğini düşünür.

Sabah mahkum sayımında Andy hücresinin önüne çıkmaz. Bunu duyan arkadaşları neredeyse intihar ettiğinden emin gibidirler. Gardiyanlar hücreye girdiğinde Andy orada yoktur. Bir gecede buhar sanki buhar olup gitmiştir. Bunu duyan hapishane müdürü hemen Andy’nin hücresine gelir. Ardından Red’i çağırır ve ona Andy nerede, sen onun en yakın arkadaşısın diye sorar. İyice sinirlenen hapishane müdürü pencerenin önündeki satranç taşlarını alarak sağ sola fırlatmaya başlar.

Taşlardan biri duvarda asılı duran Rita Hayworth posterini deler. Posteri kaldırdıklarında bir tünel görürler. Hemen hapishanenin sirenleri çalmaya başlar. Etrafta köpeklerle arama yapılır ancak sadece Andy’nin eski hapishane kıyafetleri ve küçük çekiç bulunur. Bu haber ulusal medyada geniş yer bulur.

Esaretin bedeli bu bölümden sonra ortaya çıkar. Tüm yasal boşlukları ve bürokratik işleyişi bilen Andy kendisi için yepyeni bir kimlik oluşturur. Aynı dönemde hapishane müdürünün yasadışı yollarla edindiği paraları kendi üzerine alır. Ardından hapishanede yapılan tüm yolsuzları belgeleyerek ilgili mercilere bildirir. Bunun üzerine hapishaneye polisler gelir. Polisleri gören hapishane müdürü hemen odasındaki kasayı açar. Kasada paralar ve evraklar yoktur, onların yerine Andy’nin incili vardır. İncili açan hapishane müdürü, incilin içinde çekici saklamak için bir kalıp kesildiğini görür. Durumu anlayan ve sonuçlarını tahmin eden hapishane müdürü tabancayla kendisini vurarak intihar eder. Bundan sonraki süreçte Andy, hapishanede bir efsane olur. Herkes onunla yaşadıklarını ve onun yaptıklarını birbirlerine anlatıyordur.

Andy’nin hapishaneden kaçmasından sonraki dönemde denetimli serbestlik için mahkumlarla görüşmeler yapılır. Her görüşmede, iyi biri olduğunu ve uslandığını ifade eden Red bu defa umurumda değil diye cevap verir. Ardından Red tahliye edilir. Özgür hayata adapte olmaya çalışan Red bir pusula satın alır. Andy ona daha önce bir gün buradan çıkarsa gidip bulmasını istediği bir şey olduğunu söylemiştir. Tarif ettiği yerde bir ağacın altında taşlar vardır. Taşlara bakan Red bir kutu bulur, kutuda bir miktar para ve bir mektup vardır. Andy, oluğu yeri Red’e mektupla bildirir ve yanına çağırır. Red, And’nin olduğu yere gider ve onu bir tekne üzerinde tamirat yaparken görür ve kavuşurlar. Bu final gerçekten esaretin bedeli olarak tanımlanabilir.

Bu Yazıdaki Son Sözlerim

Buraya kadar esaretin bedeli filmini anlattım ve normalde bundan sonraki bölümde yorumlarımı yazmam gerekiyor. Bu film için yorum yapmak istesem, belki de bloglarımda bu güne kadar yazdığım en uzun film yazısı olur. Böyle bir başyapıta yorum yapmak benim gibi bir amatörün haddine düşmeyeceği için yorumsuz bırakıyorum. Eğer bu filmi izlemediyseniz muhakkak izleyin yada yakın zamanda izlemediyseniz en kısa zamanda tekrar izleyin.

Umarım sizler için keyifli bir okuma olmuştur. Elimden geldiğince ve dilim döndüğünce kaleme almaya çalıştım.  

Bloglarımda paylaştığım güncel içerikleri instagram sayfam üzerinden de takip edebilirsiniz. Yeni kurduğumuz facebook grubumuza katılarak bizlerle fikir alış verişinde bulunabilirsiniz.

İlginizi çekebilir: Rambo Filmleri

Similar Posts

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir